Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı birleştirilerek Tarım ve Orman Bakanlığı adını aldı.
Bakanlığın ismindeki bu değişim ilk değil.
En son 2011 yılına kadar ‘Tarım ve Köyişleri’ olan bakanlığın ismi değiştirilerek ‘Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ olmuştu.
Önceki yıllarda da bakanlığın ismi sürekli değişti.
Kısaca hatırlatmak gerekirse 1974 öncesi ‘Tarım Bakanlığı’ olan kurumun ismi 1974 yılında ‘Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ olarak değiştirilirken, 1981 yılında ise tıpkı bugünkü ismine dönerek ‘Tarım ve Orman Bakanlığı’ olarak belirlenmişti.
2 yıl sonra ise 1983 yılında ‘Tarım, Orman ve Köyişleri Bakanlığı’ olarak değiştirilen kurumun ismi 1991 yılında da ‘Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ şeklinde belirlenmişti.
Görüldüğü üzere bakanlığın ismindeki değişim ilk olmadığı gibi son olacağa da benzemiyor.
Ama değişim sadece bakanlığın isminde değil, eş zamanlı olarak bakanlık koltuğunda da yaşandı.
Tarım Bakanlığında Ahmet Eşref Fakıbaba dönemi sona erdi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli oldu.
Merhum siyasetçi Ekrem Pakdemirli’nin oğlu olan Bekir Pakdemirli 1973 yılı İzmir doğumlu.
Pakdemirli ziraat kökenli değil.
Bilkent Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde lisans eğitimi alan Pakdemirli’nin Başkent Üniversitesi İşletme bölümünden de yüksek lisansı bulunuyor.
Pakdemirli aynı zamanda Celal Bayar Üniversitesi İktisat Bölümünden de doktoraya sahip.
Gıda, bilgisayar ve otomotiv alanında çeşitli şirketlerin kuruluşunda bulunan ve yöneticiliğini yapan Pakdemirli, Kanada merkezli çok uluslu McCain Foods şirketinde (Dünyanın en büyük dondurulmuş-işlenmiş patates üreticisi) üst düzey yöneticilik ve danışmanlık görevlerinde bulundu.
Albaraka Türk Katılım Bankası, perakende zinciri BİM AŞ, Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ’de yönetim kurulu üyeliklerini sürdüren Pakdemirli’nin aynı zamanda çeşitli sivil toplum kuruluşlarında da üyelikleri bulunuyor.
İngilizce bilen Pakdemir evli ve üç çocuk babası.
HIZLI KARAR ALIYOR
Deniz kaptanlığı, pilotluk ve amatör telsizcilik gibi hobileri bulunan Bekir Pakdemir aynı zamanda sörf ve rafting de yapıyor.
Bir röportajında özellikle pilotluk deneyiminin siyaset açısından ‘hızlı karar alma ve uygulama‘ şeklinde hayata geçirmede yardımcı olacağını kaydeden Pakdemirli, “17 yaşımdan beri uçuyorum. Çok çok önemli kararlar almak konusunda hızlı davranabiliyorsunuz. Bunun politikaya modelleme konusunda bana faydası olacağına inanıyorum” şeklinde açıklama yapmıştı.
Daha önceki dönemlerde Ak Parti’den milletvekili adayı olmasına karşın seçilemeyen Pakdemirli, seçimlere hazırlandığı yıllarda verdiği bir röportajında ‘ideal milletvekili‘ profilini şu ifadelerle tanımlamıştı: “İdeal milletvekili sadece tayin, terfi, torpil işleriyle uğraşıyorsa bence bu ideal değil. Halkla kucaklaşıyor olmak lazım.
Köylerde hiç çekinmeden kartımı dağıtıyorum. Cep telefonum da var. Bunun haricinde bir internet sitemde portal olacak, insanlar bana sorunlarını iletebilecek. Gerçekten halkla beraber olmak, onların istek ve sorunlarını dinleyip, geri dönüş yaptığında oluyor. Genel şikayet vekillerle ilgili bu, kendilerine dönülmemesi. Biz böyle olmayacağız.”
Bekir Pakdemirli’ yi yarından itibaren oldukça zor bir dönem bekliyor.
Zira tarım sektörünün kronik sorunları yıllardır çözülmeyi bekliyor.
“TARIMIN HER TARAFINA DOKUNMUŞ BİR AİLEDEN GELİYORUM”
Gerçi Bekir Pakdemirli, isminin kabinede yer almasının ardından yaptığı ilk açıklamada, tarımın her tarafına dokunmuş bir aileden geldiğinin altını çizdi.
Tarım sektörüne uzak olmadığını ifade eden Pakdemirli, “Bu bizim uzak olduğumuz bir şey değil. Çiftliğimiz var. Üzümümüz, incirimiz, tavuk kümeslerimiz var. Yani tarımın her tarafına dokunmuş bir aileyiz. Zor olmayacak diye düşünüyorum. Allah hepimizi muvaffak etsin. Tabii görevlerin hepsi zor. İnşallah zoru hemen yaparız, imkansız da biraz zaman alır” diye konuştu.
Bu açıklamayla birlikte Pakdemirli her ne kadar sektöre yabancı olmadığını belirtse de kendisinin ziraat kökenli olmadığı için tarım sektörünü ve çalışma ekibini tanımak ve anlamak adına yine de bir geçiş sürecine ihtiyacı olacak gibi gözüküyor.
Sektör paydaşları benzer deneyimi Faruk Çelik ve Ahmet Eşref Fakıbaba’nın bakanlığı döneminde de yaşamıştı.
Umarız bu sefer sektörü tanıma ve analiz etme süreci kısa olur.
Zira tarım sektörü acil şekilde girdi maliyetlerinden desteklemelere, planlamadan pazarlamaya kadar zincirin tüm halkalarında yapısal reformların bir an önce hayata geçirilmesini bekliyor.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ ye bu zorlu görevinde başarılar diliyoruz.
İrfan Donat
